Herkesin bildiği sürekli konuştuğu o film, evet Matrix. Kısa kesicem, koca filmde dünyanın yalan ve boş olduğunu anlatmışlar. Birader o kadar uğraşa gerek yoktu be. 3-4 tane arabesk şarkı dinlesen anlardın dünyanın yalan olduğunu, her şarkıda geçiyor. Ha biz yaşayarak öğrendik tabi, eyvallah…
Sürekli biz köle değiliz, kandırılmayacağız şekli komünist komünist konuşan zenci abimiz, midesine böcek şeklinde bi böcek yerleştirilen hacker lavuğa bi kırmızı bi mavi hap verdi. Eleman kırmızı hapı içtiği gibi dünyadan kaçırdılar, ya da dünyaya kaçırdılar her ne boksa artık. Mavi hapı seçse pantolonu dar gelecekti, yani o haplara benziyor… Benziyordur herhalde yani… Hiç ihtiyacım olmadığından bilmiyorum çok şükür.
Neyse, bir de bi hanfendi var ki öööffff diyorum, yok böyle bi güzellik. Kısa saçlı kadınlara zaafım vardır bilen bilir. Gerçi benim genel olarak kadınlara zaafım var, kısa saç bahane. Tabi sürekli dövüşmesi bana ters bi durum. Eli silahlı kadınla işimiz olmaz, bize eli lezzetli biri lazım. Bu hanfendiyle zenci abi bağladılar elemanı bilgisayara, bütün dövüşleri yüklediler. Bu nasıl bi kolpa ya? Dayak yemeden dayak atmayı öğrenmek mi varmış? Hem bu kung fu karate falan bomboş iş. Kavgada sen o hareketleri yaparken iki tokat çakarlar rezil ederler adamı.
Bu adama sürekli sen bizim kurtarıcımızsın diyolar inanmıyor. Falcıya büyücüye bile götürdüler yine inanmadı. Sözde yapay zeka dünyayı ele geçirmiş, geri alacaklarmış, sadece o kurtarabilirmiş. Bilgisayar lan bu bilgisayar! İnsan icadı insanı nasıl yenebilir ya? Hadi diyelim size savaş açtı, çekin fişini lan, interneti kesin abi. En kral bilgisayar bana savaş açsın su döker bozarım valla.
Kafam bu dönen dolapları hiç almadı valla ne yalan söyleyeyim. Ama dövüş savaş sahneleri acayip sarıyor. Havada uçarak ajan tekmeliyorlar, hayal gibi. Siyah siyah elbiseler, güneş gözlükleri, tek yumrukla uçan düşmanlar… Nefessiz izledim allama. Zaten baktım yalan dolan diyerek hiçbir filmden keyif alamıyorum, bıraktım o işleri komple. Adı üstünde film, tabi yalan olacak. Mermiyi havada durdurmak kadar değil tabi, o kısım bi ufak abartı olmuş…
Film biterken adam seçilmiş kişi olduğunu anladı, bilgisayar kodlarını tokatladı, kızı da tavladı tabi. Çok yakışıklı olduğu için sinirlerim bozulmadı ama fena kıskandım. O yakışıklılık bende olacak var ya, seçilen değil seçen kişi olurdum. Nasip tabi, bizim tipi de seven biri olacak elbet. Olur bence. İnşallah.
Lafın özü filmi baya keyifle izledim, ikincisi varmış onu da izleyeceğim. Kesin aşırı dövüşlü sahneler eşliğinde dünyayı kurtaracak, hiç şüphem yok. Önemi de yok açıkçası, sırf o hanfendiyi biraz daha görmek için izliycem. Ama şu ana kadar izlediğim en iyi ikinci film oldu bu Kurtlar Vadisi Irak’tan sonra. Sonuçta 3 kişiyle Amerikan ordusunu dize getirmek bilgisayarla dövüşmekten daha zor Neo kardeş.
0 Yorum
Harika, bayıldım..
sofistike bir mizah:)